“Emre yoldaşın dediği gibi; belki yüzümü parçalayabilirsiniz ama yüzümdeki tebessümü asla yok edemezsiniz…”
1970 yılında işçi bir ailenin çocuğu olarak İstanbul Maltepe’de dünyaya gelen Nergiz Gülmez, ekonomik zorluklar içinde büyür. Okul yaşamı 1978 yılında Maltepe Afyon İlköğretim Okulu’nda başlar. Okulda başarılı bir öğrencidir. İlkokuldan sonra ortaokul ve liseyi Maltepe’de okur. Ortaokulda öğrenci iken yaz tatillerinde küçük işletmelerde çalışarak ihtiyaçlarını giderir ve aile bütçesine katkıda bulunur.
Nergiz, devrimci değerleri daha çocukluk evresinde abisinin Metris Hapishanesi’nde kaldığı dönemlerde hapishane kapılarında birçok şeye tanıklık ederek beyninde oluşan sorular ve soruların yanıtlarını algılamaya çalışarak bulur. Böylece çelik su almaya, tavında dövülmeye başlar. 1989–1990 sürecinde Kartal Halkevi ve Yeni Demokrasi dergisi çalışanıdır.
Nergiz, artık bir Partizan olarak kitlelere düşünce taşıyıcıdır. Bir yandan öğrenen bir yandan öğrendiklerini kitlelere taşıyandır. Şiir ve türkü tutkunudur. Şarjöründe mermi eksik etmeyen savaşçı gibi çantasında şiir kitabı, şarkı türkü kaseti, türkülerin yazılı olduğu ajandaları eksik olmaz. Dergi ve bildiri ulağıdır. Girdiği her eve bunları ulaştırır. Korsan gösteri, mitingden mitinge koşturandır. Legal çalışmanın yanı sıra bu dönemde illegal olarak İsmail Oral’a bağlı olarak hapishane kuryeliği yapar. Oral’ın verdiklerini yol yöntem bularak hapishaneye iletir. Korkusuz ve yiğittir.1991’de illegal işçi komitelerinde görev alır.1993’te yapılan operasyonda gözaltına alınır. Düşman karşısında boyun eğmeyenlerdendir. DGM’den serbest bırakılır. Yeni çalışma alanı Özgür Gelecek gazetesidir.
’93’te Umut Yayımcılık’tan çıkan Newroz kitabından dolayı yayınevi sahibi olarak tutuklanır. Adapazarı Hapishanesi’ne konulur. Açlık grevine katılır, direniş zaferle sonuçlanır ve tutsaklar İstanbul Sağmalcılar Hapishanesi’ne getirilir. ’94’te darbeciliğe tavır alanlardan olur. Çorlu, Edirne, Marmara Bölgesi’nde faaliyet yürütmediği alan neredeyse kalmamıştır. 1996’da tekrar yakalanır. Sorguda tavizsiz duruşunu yine gösterir. ’96 Ölüm Orucu sürecinde yoldaşlarına bakma görevini üstlenir. Ümraniye Hapishanesi’ne sevk edilen Nergiz Gülmez, 19 Aralık Katliamı’nı burada karşılar. Dört gün süren Ümraniye direnişinde yaralıların başında onlara bakan, ilk müdahaleyi yapandır. Götürüldüğü Kartal E Tipi Hapishanesi’nde Ölüm Orucu’na başlar. Durumunun kötüleşmesi sonucu 17 Mart 2001’de Kartal Devlet Hastanesi’ne götürülür ve Ölüm Orucu eyleminin 123. günü 11 Nisan 2001 tarihinde partinin ilk ölüm orucu şehidi olarak tarihe adını kızıl direniş ruhuyla yazdırarak, ölümsüzler kervanına katılır.
*Bu yazı İşçi-Köylü Gazetesi’nin 16 Nisan 2009 tarihli 38. sayısından alınmıştır.