HABER MERKEZİ- Yükseköğrenim Kurumu (YÖK)’ün kuruluşuna dair Yeni Demokrat Gençlik tarafından, “Faşizmin Sopalı Bekçisi YÖK’e Karşı Devrimci Gençlik Mücadelesini Yükseltelim!” başlıklı bir açıklama yayımlandı. 1981 yılında ’80 Askeri Faşist Cuntası tarafından kurulan YÖK, faşist devletin üniversitelerdeki baskı aracı olmuştur. Yeni Demokrat Gençlik’in internet sitesinde yer alan, YÖK’ün kuruluşuna dair yapılan açıklama şu şekilde;
“12 Eylül’e gidilen süreçte devrimci gençlik mücadelesi ülkedeki sınıf mücadelesine paralel bir ivmeyle yükseliş göstermiştir, bu ivme durumu karşı-devrimin yönelimini bu alana çevirmesine neden olmuştur. Nitekim 12 Eylül 1980’e gelindiğinde AFC (Askeri Faşist Cunta); saldırılarını, ezme ve yıkma hârekatını devrimci güçlerin yanı sıra gençlik mücadelesine de yöneltmiştir. Bu yıkım hareketinin üniversitelerdeki başlıca araçlarından biri de YÖK olmuştur. 12 Eylül’ün devamında YÖK; faşizmin teknolojik donanımını, askeri-polisiye tedbirlerini artırarak ve bu yöntemlerde de gittikçe ustalaşarak üniversiteli gençlik içerisinde bulunan tüm devrimci potansiyelin ve dinamikleri sindirilmesinde; ezberci, tekçi, gerici ve anti-bilimsel eğitimin kürsülere yerleştirilmesinde, her en demokratik hak talebi ve eylemden sonra demokrat-devrimci öğrencilerin faşist sistemin kendi hukukuna bile aykırı bir şekilde okuldan atılması veya uzaklaştırılması yolunda ilerledi.
YÖK, faşist TC devletinin üniversite gençliğinin başına diktiği sopalı bekçi rolüne bugün de devam etmektedir. OHAL sonrası ilan edilen KHK’ler ile yüzlerce akademisyenin üniversitelerinden atılması, binlerce devrimci-demokrat ilerici öğrencinin tutuklanması, öğrencilerin şovenizm ile zehirlenerek apolitikleştirilmesi, derinleşen geleceksizlik, üniversitelerin karakollara çevrilerek faşist kuşatmaya alınması, onlarca öğrenci derneğinin kapatılarak söz ve eylem hakkının engellenmesi, rektör seçimlerinin kaldırılarak AKP-Erdoğan kliğinin bizzat atamalara müdahil olması gibi bir dizi saldırı ve baskının önemli bir muhatabı YÖK’tür. Yine akademik kadrolarda ihraçlar sonucu yapılan atamalarda rektör ve akademisyenlerin “yandaş”lardan seçilmesi, hatta Hitit Üniversitesi’nde olduğu gibi bu “akademik kadro”ların birbirleriyle akraba olanlardan seçilmesi traji-komik olarak değerlendirilse de aslında egemenlerin bilimsel eğitime dair bakış açısının somut ispatıdır. Onlar için öncelik akademik seviyesi yüksek kadrolar değil, yandaş ve kolay yönetilir “aile”lerdir.
Bu süreçte her ne kadar üniversitelerdeki saldırıların esas adresi AKP-Erdoğan olarak gösteriliyor olsa da burada esas irdelenmesi gereken nokta işlev meselesidir. Bugün YÖK egemenlerin kullanışlı bir aparatı olarak güncel işlevini sürdürmektedir. YÖK faşist-karşı devrimci misyonuyla, anti demokratik işleviyle, bilimi üniversiteden kapı dışarı edip gençliğe dayattığı paralı-ezberci ve üretimden kopuk eğitim tarzıyla, halkın değil sermayenin sözcülüğüyle önümüzdeki mücadele sürecinde de üniversite gençliğinin esas gündemi-sorunu olmaya devam edecektir.
Faşizmin özellikle Gezi İsyanı sonrası baskı ve saldırı araçlarını devrimci gençlik mücadelesi dinamiklerinden yana çeşitlendirmesine/etkinleştirmesine, OHAL ve sonrası süreçte üniversiteler başta olmak üzere oluşturduğu faşist kuşatmaya rağmen devrimci gençlik mücadelesi güçlü potansiyelleri bağrında taşımaktadır. Bugün öğrenci gençlik bir dizi çelişki ile yüz yüzedir ve bu çelişkiler esas itibariyle devrim sorununa tekabül etmektedir. Faşist kuşatmanın gençlikte ve öncü güçlerinde yarattığı karamsarlığı ve umutsuzluğu tersine çevirmek ve umudu büyütmek bizlerin görevidir.
Faşist kuşatmaya, gericileşen anti-bilimsel eğitim sistemine, şovenizm zehrine karşı geniş halk gençliğini bilinçlendirme, örgütleme ve Yeni Demokratik Gençlik mücadelesine katma becerisi, egemen sınıfların gençlik üzerindeki otoritesini sarsacak, devrim saflarını güçlendirecektir.
Bizler biliyoruz ki geleceğimizi bugünden yaratmanın yolu örgütlü, aktif mücadeleden geçmektedir. Geleceksizleştirmeye, gençliği yozlaştırma saldırısına, üniversitelerdeki faşist kuşatmaya karşı tüm halk gençliğini YDG saflarında YÖK karşıtı eylem-etkinliklere katılarak isyanı ve mücadeleyi büyütmeye çağırıyoruz.
-Faşizmin Sopalı Bekçisi YÖK’e Karşı İsyanı Büyüt!
-YÖK Kalkacak, Polis Gidecek, Üniversiteler Bizimle Özgürleşecek!
-Gerici Şoven Saldırganlığa, Faşist Ablukaya Karşı Devrimci Gençlik Mücadelesini Yükselt!
-Barikata Yüklen YDG’de Örgütlen!
Yeni Demokrat Gençlik (YDG)
Kasım 2018″
Kaynak: http://www.ydgenclik.net/fasizmin-sopali-bekcisi-yoke-karsi-devrimci-genclik-mucadelesini-yukseltelim.html