Gazeteci Hamdullah Bayram’ın mesleki faaliyetleri gerekçe gösterilerek yargılandığı davada 7 yıl 6 ay hapis cezası verilerek tahliyesine karar verildi.
Kanun Hükmünde Kararname (KHK) ile kapatılan Özgürlükçü Demokrasi ve Yeni Yaşam gazetesi çalışanı Hamdullah Bayram hakkında “örgüt üyesi olmak” ve “örgüte bilerek ve isteyerek yardım etmek” iddialarıyla açılan davanın karar duruşması Urfa 2’nci Ağır Ceza Mahkemesi’nde görüldü. 20 Mart 2023 tarihinden bu yana tutsak bulunan Bayram ve avukatı Resul Temur duruşmada hazır bulundu.
TANIKLAR DİNLENDİ
Kimlik tespitiyle başlayan duruşmada gazeteci Ayşe Sürme, tanık olarak dinlendi. SEGBİS ile duruşmaya bağlanan Sürme, 2021 yılında Bayram ile telefon üzerinden mesleki faaliyetler kapsamında görüştüğünü söyledi. Halkların Demokratik Partisi (HDP) eski Milletvekili Tayip Temel de tanık olarak dinlendi. Bir önceki dönem HDP’nin basından sorumlu Eş Genel Başkan Yardımcısı olduğunu hatırlatan Temel, “Konumum itibari ile bütün basın ile iletişim halindeyim. Söz konusu yayınların Meclis’e götürülmesi bizim işimiz değil. Gizli tanık benim aracımla yayınların Meclis’e sokulduğunu söylemiş. Beyanlar gerçek dışı. Ben söz konusu birçok yayına aboneydim. Nasıl Meclis’e geldikleri ile ilgili bir bilgim yok” diye konuştu.
“FİRARİ OLSAM HASTANEYE GİDER MİYDİM?”
Savcı, Bayram’ın tutukluluğunun devamını ve ceza talep etti. Mütalaaya karşı söz alan Bayram, “Benim firari olduğumu iddia ettikleri dönemde diş tedavisi görüyordum. Onun için ifadeye gitmedim. Benim söz konusu dönemde hastanede kaydım var. Firari olsam hastaneye gider miydim?” diye sordu.
Birleştirilen dosyasında yer alan gizli tanık ifadelerinin asılsız olduğunu belirten Bayram, “Meclis’te yasa dışı yayın dağıtıldığı ile ilgili gizli tanık beyanı asılsızdır. Filistin’de gazeteciler katlediliyor. Türkiye de Kürt gazetecilere aynı davranıyor. Bir aydır Urfa Cezaevindeyim. İkinci gün koğuşlarımız basıldı. İki radyoya el konuldu ve benim de içinde olduğum 16 kişi hakkında soruşturma açıldı” diye kaydetti.
Bayram’ın avukatı Resul Temur ise, birleştirilen dosyaların gazetecilik faaliyetleriyle ilgili olduğunu belirtti. Av. Temur, “Gazete ve dergiler hakkında bir yasaklama kararı yok. Basın Kanunu açık. Daha önce de müvekkilim benzer gerekçelerle yargılanıp beraat etti. Gizli tanık müvekkilin cezaevinde daha önce eğitim gördüğünü söyledi. Ama bu mümkün değil. Müvekkilim daha önce adli olarak cezaevinde kaldı. Burada mantıksızlık var. Meclis’te yayınlanan dergi ve gazeteler yasal olarak dağıtılan yayınlar. Bir suç var ise de sorumluluk yazı işleri müdüründedir. Müvekkilimin gönderdiği veya aldığı paralar suç olarak ele alınıyor. Müvekkilimin beraatını, mahkemenin görüşü aksi yönde ise tahliyesini talep ediyorum” diye konuştu.
HEM CEZA HEM TAHLİYE
Verilen aranın ardında kararı açıklayan mahkeme, “örgüt üyeliği” iddiasıyla 7 yıl 6 ay hapis cezası verdi. Mahkeme, aynı zamanda tahliye kararı da verdi.
(HABER MERKEZİ)