Şakran Hapishanesinde tutsak bulunan Yılmaz Özalp geçirdiği kalp krizi sonucu kaldırıldığı hastanede entübe edilerek kelepçeli bir şekilde tedavi edildi.
İzmir Şakran 1 Nolu T Tipi Kapalı Hapishanesinde tutsak bulunan Yılmaz Özalp 5 Ağustos’ta geçirdiği kalp krizi sonucu Çiğli Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ne kaldırıldı. Özalp, 10 gündür yoğun bakım ünitesinde entübe edilerek kelepçeli bir şekilde tedavi edildi.
43 yaşındaki Özalp, “Örgüt propagandası ve Cumhurbaşkanına hakaret” iddiasıyla hakkında açılan bir dava nedeniyle verilen 1 yıl 7 ay cezanın onanmasıyla 1 Ocak 2022’de tutuklandı. Yaklaşık 8 aydır hapishanede tutsak bulunan Özalp’ın infazı, entübe edilmesi nedeniyle dün 3 ay ertelendi. Özalp’ın infazının ertelenmesinin ardından kelepçeler çıkarıldı. Hayati tehlikesi devam eden Özalp’ın ailesinin hastane önünde bekleyişi sürüyor.
“Dışarı çıkınca tedavi ol”
Özalp’ın yaşadıklarına ilişkin konuşan Ağabeyi İdris Özalp, nisan ayında kardeşinin anjiyo olduğunu ve doktorun kendisine tedavisinin devam etmesi gerektiğini söylemesine rağmen yetkililerin bu konuda adım atmadığını ifade etti. Özalp, “Kardeşim tedavi olması gerektiğini cezaevi yetkililerine söyledi. Ancak cezaevi yetkilileri ‘Burada çok hasta var. Zaten senin de az zamanın kaldı dışarıda tedavi olursun’ demişler. Yani böyle bir şey olabilir mi? İnsan kalbinden rahatsız ama ‘dışarı çıkınca tedavi ol’ diyorlar. Kardeşime resmen 3-4 ayın kalmış git öl diyorlar” dedi.
Yoğun bakımda kelepçe
Kardeşinin hastaneye kaldırıldıktan sonraki gün kendilerine haber verildiğini ifade eden Özalp, kardeşinin hangi koşullarda hastaneye kaldırıldığını ya da ilk müdahalenin nasıl gerçekleştiğine dair şüpheleri olduğunu belirtti. Özalp, şöyle devam etti: “Hastaneye getirildiğinde kardiyoloji bölümünde bir hafta kaldı. Kardeşimi görmeye gittiğimde kolu kelepçeliydi. Jandarmaya dedim bu insan solunum cihazına bağlı, nefes almakta zorlanıyor, kalbi durmuş 20 dakika kalp masajı yapmışsınız, hayati tehlikesi var. Anjiyodan çıkan bir insan bu şekilde nasıl kelepçe takarsınız. Bu insan haklarının dışında insanın vicdanı müsaade etmez dedim. Ancak bana, ‘Biz prosedürü uyguluyoruz’ dediler. Ziyaret saatinden sonra doktora aynı şeyleri söyledim. Oda ‘Bizimle alakalı bir durum değil. Jandarma ile görüşün’ dedi. Hastalığını bırakın o kelepçeyi gördüğümde bittim.”
Suç duyurusu
Özalp, kardeşini görmek için savcılıktan izin almak zorunda kaldıklarını da sözlerine ekledi. Özalp, kardeşinin hapishaneye girdiğinde herhangi bir sağlık sorunu olmadığını belirterek, “Bizden bir can aldılar, nefesi solunum cihazına bağlı bir insan veriyorlar. Burada adaletsizlik var” dedi.
Yapılanların insan üstü bir uygulama olduğunu söyleyen Özalp, dünyanın hiçbir yerinde bu tarz uygulamaların olmadığını vurguladı. Özalp “İnsan cezaevine girer cezasını çeker. Ama hakları bu şekilde ihlal edilemez. Bu yaşananlar kelimeler ile anlatılamıyor” diye aktardı.
Özalp, kardeşinin kelepçeli tedavi edilmesine karşı da CİMER, Sağlık Bakanlığı ve İzmir Cumhuriyet Başsavcılığı’na suç duyurusunda bulunduklarını aktardı.
(HABER MERKEZİ)