HABER MERKEZİ– Kimsesizler mezarlıklarında bulunan 503 cenazeden son iki yılda sadece 45’inin ailelerine teslim edildiğini belirten MEBYA-DER Eşbaşkanı Şeyhmus Karadağ, cenazeler üzerinden sistematik işkence uygulandığını söyledi.
Bölge kentlerinde ilan edilen sokağa çıkma yasakları ve yaşanan çatışmalarda ölümsüzleşenlerin yaşamını yitirenlerin cenazeleri, ailelerine verilmeyerek kimsesizler mezarlıklarında bekletiliyor. Malatya’da 270, Van’da 75, Siirt’te 100, Elazığ’da 30, Diyarbakır’da ise 28 cenazenin alınması için yapılan 103 başvurunun sadece 45’ine yanıt verildi. Medeniyetler Beşiğinde Yakınlarını Kaybeden Ailelerle Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği (MEBYA-DER) Eşbaşkanı Şeyhmus Karadağ, cenazelerin kimsesizler mezarlıklarında bekletilmesi ve yapılan başvuruların sonuçsuz bırakılmasını değerlendirdi.
NEFRET YAKLAŞIMI
Kimsesizler mezarlılarında defnedilenlerin “kimsesiz” olmadığını dile getiren Karadağ, “Bu insanlar aileleri bulunmadan kimsesizler mezarlığına defnediliyor. Bu ne vicdanen ne ahlaken ne de dinen kabul edilebilecek bir şey değildir. Bugün din vurgusu yapanlar, iş cenazelere gelince, nefretle yaklaşıyorlar” diye konuştu.
İKİ YILDA 45 CENAZE VERİLDİ
Son iki yılda 103 ailenin derneklerine başvuru yaptıklarını paylaşan Karadağ, bu ailelerden sadece 45’inin cenazelerine alabildiklerini ifade etti. Diyarbakır Gazi Yaşargil Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nin morgunda bir cenazenin bekletildiğini aktaran Karadağ, 3 ay önce İran’dan gelen bir ailenin başvurusuna rağmen henüz sonuç alınamadığını söyledi.
DNA YILLARCA BEKLETİLİYOR
DNA için alınan kan tahlillerinin 24 saatten daha kısa bir sürede sonuçlanmasına rağmen yıllar sonra açıklandığını ifade eden Karadağ, “Ailelere cenazeler üzerinden sistematik bir işkence uygulanıyor. Ailelerin acısını derinleştirmek için, onlara işkence uygulamak için yıllarca tahlilleri söylemedikleri, açıklamadıkları oluyor” dedi.
KEMİKLERİ DE ÇOK GÖRÜYORLAR
Kimsesiz mezarlıklarının açılarak cenazelerin ailelere teslim edilmesi gerektiğini vurgulayan Karadağ, sözlerini şöyle sürdürdü: “Bu konuda ailelere ses olunmalı. Biz her daim ailelerin yanındayız. Cenazesine ulaşamayan bir tane bile aile kalmasın. Mercan Erkol, 16 Ekim 2017’de Kulp ilçesinde hayatını kaybetti. O günden bu yana cenazesi verilmiyor. Şuan cenazesi Yeniköy Mezarlığı’nda kimsesizler bölümünde bekletiliyor. Van’da bulunan ailesi, 10 kere gidip geldi ama bir sonuç alamadı. Emniyete gidiyor, jandarmaya yönlendiriyor. Jandarmaya gidiyor, ‘dosya yanımda değil’ diyor. Kan verilmiş ve cenazenin nerede olduğu belli. Ailelere çocuklarının kemiklerini bile çok görüyorlar.”
Cenazelere yönelik uygulamaların yanı sıra mezarlıklara yönelik saldırılara değinen “Kürdistan kentlerinde yakılmayan mezarlık kalmadı” diye ekledi.
KAN TÜPLERİ İMHA EDİLDİ
Yeniköy Mezarlığı’nda kimsesizler bölümünde bulunan kan tüplerini hatırlatan Karadağ, şöyle konuştu: “Kan tüplerinin içindeki kanlar kurumuş bir şekilde bulunuyor. 2015-2016’dan kalma bu tüplerin üzerinde Batman, Diyarbakır, Mardin, Silvan, Midyat savcılığı yazıyor. Aileler kan vermiş, onlara haber vermemiş ve kan tüplerini imha etmişler. Bu konuda herhangi bir bilgi de verilmiyor.”
‘AİLELERİ YALNIZ BIRAKMAYACAĞIZ’
“İktidar ne kadar değişirse değişsin, zihniyet aynı zihniyet” diyen Karadağ, devamında şunları söyledi: “Bu Kürt düşmanlığının bir an önce bitmesi gerekiyor. Onlar ne yaparlarsa yapsınlar, aileler onların karşısında diz çökmeyecektir. Aileler bize, ‘Çocuğumun bir tırnağı bile kalsa, onu almadan gitmeyeceğim’ diyor. Onlar hala bunu anlamadı. Cenazelere yönelik uygulamalar bununla da kalmıyor. Geçen sene Agit İpek’in cenazesini kargoyla gönderdiler. Yine bu yıl Ergani’de Mahsum Aslan’ın cenazesini kargoyla gönderdiler. Tarihin hiçbir yerinde kargoyla cenaze göndermek gibi bir şey yaşanmadı. Bu vicdansızlığa derhal son verilmeli.”
Ailelerin “MEBYA-DER cenazenize gelirse, cenazenizi vermeyiz” denilerek tehdit edildiğini sözlerine ekleyen Karadağ, “Ailelere çağrımızdır, nerede olursanız olun bu kurum sizindir. İstediğiniz zaman gelebilirsiniz. Biz her daim ailelerleyiz ve onları yalnız bırakmayacağız” dedi.