HABER MERKEZİ- İmralı tecridine karşı 154 gündür açlık grevinde olan Hacer Xelîl Yusuf, eylemlerindeki kararlılığı bir kez daha vurgulayarak, “Her zamankinden daha inançlıyız ve bu inanç bizi zafere götürecek. Adım adım özgürlüğe gidiyoruz. Biz direnen anaların direnen çocuklarıyız. Aslında bu mücadele doğuran ve doğanın mücadelesidir” dedi.
PKK Lideri Abdullah Öcalan’a yönelik tecridin kaldırılması talebiyle başlatılan süresiz-dönüşümsüz açlık grevi eylemleri yaklaşık 6 aydır devam ediyor. Demokratik Toplum Kongresi (DTK) Eş Başkanı ve Halkların Demokratik Partisi (HDP) Hakkari Milletvekili Leyla Güven’in eylemi 192’nci gününe girerken, cezaevlerinde de eylem kritik aşamayı geçti.
25 yıldır tutsak olan ve şu an Gebze Kadın Kapalı Hapishanesi’nde tutulan Hacer Xelîl Yusuf, 16 Aralık 2018’tarihinde başladığı eyleminin 154’üncü gününde. Hacer, ailesiyle yaptığı telefon görüşmesinde kararlılıklarını vurgulayarak, direnişi büyütme çağrısında bulundu.
Hacer’in ailesi aracılığıyla verdiği mesaj şu şekilde:
“Hem açlık grevinde olan hem de ölüm orucunda olan arkadaşlarımız var. Aslında biz bunu ölüm orucu olarak değil, yaşam orucu olarak görüyoruz. Bütün ölüm orucundaki yoldaşlarımızı selamlıyorum. Direnen yoldaşlarımı selamlıyorum. Kimsenin kararlarımızı sorgulama hakkı yoktur. Biz bir karar verdik ve sonuna kadar arkasında duracağız. Kimsenin eylemimizi boşa çıkarmasına izin vermeyeceğiz. Kimin kabul edip, etmediğiyle ilgilenmiyoruz. Biz tecridin kalkması için grevdeyiz ve tek amacımız tecridi kırmak. Birilerini eylemimizin amacını anlatmak ve açıklamak gibi bir zamanımız da yok. Biz greve başlarken çok açık ve net bir şekilde amacımızı belirtmiştik ve bizi anlayanlarla bugün bu direnişi büyütüyoruz.
‘BU İNANÇ BİZİ ZAFERE GÖTÜRECEK’
Durumumuz iyidir bir sıkıntımız yok, moralimiz çok yüksek. Günlerdir aç kalan bir vücut elbette yorgun düşüyor ve bazı rahatsızlıklar yaşıyoruz. Çoğu arkadaşımız bu süreci çok daha ağır geçiriyor, durumları kritik ama biz ölümden kaçmıyoruz. Gerekirse şehit de düşeceğiz. Başlarken nasıl inançlı başladıysak, aynı inançla devam ediyoruz. Tecridi kıracağımıza kesinlikle inanıyoruz. Bu inanç bizi zafere götürecek.
‘ANALARIN DİRENİŞİ ZİNDANLARA YANSIYOR’
Annelerimizin direnişi her yere yayıldı. Annelerimizi selamlıyor, ellerinden öpüyoruz. Biz başında da söylemiştik ve biliyorduk. Ancak analarımız arkamızda durursa bu direnişi yükselir diye. Ki nitekim öyle de oldu. Analarımız her yerde saldırıya uğruyor ama sayıları artıyor, geri adım atmıyorlar. Direnişleri zindanlara da yansıyor, buradan hissediyoruz. Biz direnen anaların direnen çocuklarıyız. Aslında bu mücadele doğuran ve doğanın mücadelesidir. Bu çok açık ve nettir. Her zamankinden daha inançlıyız. ‘Direnmek yaşamaktır’ felsefesiyle her gün direniyoruz. Adım adım özgürlüğe gidiyoruz. Amacımıza ulaşmamıza çok az bir zaman kaldı. Herkes bilsin. Bu süreci sahiplenmeyenler bu direnişin altında kalacaklardır.”